Türkçe İbadet Olur mu? (53)
Türkçe
İbadet Olur mu? (53)
Din İşleri Yüksek Kurulu’nun 04.12.1997
tarihli gerekçeli kararında belirttiği üzere “Türkçe dua” caizdir ancak “Türkçe
ibadet” asla caiz değildir.
Nitekim Kur’an-ı Kerim’de; “Kur’an’dan
kolayınıza geleni okuyun”[1] buyurulmaktadır. Hz.
Peygamber de bütün namazlarda Kur’an-ı Kerim okumuş ve namaz kılmayı iyi
bilmeyen bir sahabiye namaz kılmayı tarif ederken “... Kur’an’dan
hafızanda bulunanlardan kolayına geleni oku”[2] buyurmuşlardır.
Bu itibarla “namazda kıraat yani Kur’an
okumak”, Kitap, sünnet ve icma-i ümmet ile sabit bir farzdır.
Bilindiği üzere Kur’an-ı Kerim, Cenab-ı
Hakk tarafından Hz.Muhammed’e Cebrail aracılığı ile indirilmiştir.
Kur’an-ı Kerim, Resülüllah’ın kalbine sadece
mana olarak değil, “elfazıyla” indirilmiştir. Bu itibarla bu elfazdan anlaşılan
ve başka lafızlarla ifade edilen mana “Kur’an” değildir. Çünkü indirildiği
elfazın dışında, “hatta Arapça bile olsa”, başka sözlerle ifade edilen mana “Cenab-ı
Hakk’ın kelamı” değil, “mütercimin ondan anladığı manadır/ yorumdur.”
Oysa Kur’an kavramının içeriğinde
sadece mana değil, bir rüknü olarak onun elfazı da vardır. Bu bakımdan İslam
bilginleri tercümesine “Kur’an denilemeyeceği” gibi tercümesinin “Kur’an
hükmünde olmadığı” konusunda görüş birliği içindedirler.
Bilindiği üzere tercüme, “bir sözün
anlamını başka bir dilde dengi bir sözle aynen ifade etmek” demektir. Oysa her
dilin başka dillerde bulunmayan kendine ait ifade, üslup ve anlatım özellikleri
vardır. Bu yüzden, edebî ve hissî yönü bulunmayan bazı ifadeler dışında, hiçbir
tercüme “aslının yerini” tutamaz ve “hiçbir tercümede” her bakımdan “aslına”
tam bir uygunluk sağlanamaz.
Şu halde Kur’an-ı Kerim gibi ilahî
belağat ve i’cazı haiz bir kutsal kitabın aslı ile tercümesi arasındaki fark,
yaratan ile yaratılan arasındaki fark kadar büyüktür. Çünkü biri Yaratan Yüce
Allah’ın kelamı; diğeri ise yaratılan kulun Kur’an-ı Kerim’den anladığı kendi aciz
beyanlarıdır. Dolayısıyla bir tercümenin, Allah kelamının yerine konulması
ve aynı hükümde tutulması mümkün değildir.
Kaldı ki, İslam dini evrensel bir dindir.
Değişik dilleri konuşan bütün Müslümanların “ibadette ortak bir dil”
kullanmaları “dinin evrensel oluşunun” bir gereğidir.
Herkesin konuştuğu dil ile ibadet yapmaya
kalkışması halinde Müslümanların birlik ve beraberliğini zedelenir, Hz. Peygamber’in
öğrettiği ve bugüne kadar uygulana gelen şekle ters düşeceği için de bir takım
tartışmalar kaçınılmaz olur.
Ayrıca yüzlerce mealden “üzerinde birlik
sağlanacak birisini” namazda okunmak üzere seçmek ve bu konuda “herkesi ikna
etmek” mümkün değildir.
Öte yandan “Türkçe namaz” ile “Türkçe dua” da
birbirine karıştırılmamalıdır. Dua, kulun Yüce Allah’tan istekte bulunmasıdır
ve bu duayı herkesin kendi konuştuğu dille yapması gayet tabiidir ve bunda
kınanacak bir taraf da yoktur.
Diğer taraftan, Kur’an-ı Kerim’in en önemli
özelliklerinden biri de i’cazdır. Kur’an-ı Kerim, bir benzerinin ortaya
konulması konusunda, bütün insanlığa meydan okumuştur. Ve bu i’caz hem lafızda
hem de manadadır. Bu itibarla tercüme “Kelamullah” sayılamaz ve “Kur’ân’ın tercümesi”
de namazda okunamaz.
Şüphesiz bir müslümanın “en azından”
namazda okuduğu Kur’an-ı Kerim metinlerinin anlamlarını bilmesi ve namazda
bunları anlayarak okuması elbette önemlidir ve bu da, o kadar zor değildir.
Ancak manasını anlamak, onun hidayetinden
faydalanmak ve Yüce Rabbimizin emir, yasak ve öğütlerinin neler olduğunu
öğrenmek için Kur’an-ı Kerim’i tercüme etmenin ve bu maksatla meal, tercüme ve
tefsirlerini okumanın “hükmü” başkadır; bu tercümeleri “Kur’an yerine koymanın
ve namazda bu tercümenin okunmasını” istemenin “hükmü” başkadır.
Sonuç olarak, namazda Kur’an-ı Kerim “asli
lafızları” ile yani Arapça okunur. Kur’ân’ın öğüt, buyruk ve yasaklarını
öğrenmek için “namaz dışında” tercüme, meal ve tefsirlerin okunmasında hiçbir sakınca
yoktur; hatta okumak ve anlamak tüm müminlerin vazifesidir.
“Türkçe namaz” ile “Türkçe dua” da birbirine
karıştırılmamalıdır. “Türkçe dua” caizdir ancak “Türkçe namaz” kesinlikle caiz
değildir. (21.12.2007)
Yorumlar
Yorum Gönder