Genelleme Yapan Yobazdır
Günümüzde bazı kimseler
çok rahat genelleme yapmakta, Yüce Allah’tan korkmadan ve insanlardan utanmadan
bu genellemeyi savunmaya devam edebilmektedir. Böyle kimselerin tam bir yobaz/
bağnaz/ cahil/ fanatik olduklarını söylemekte bir sakınca yoktur. Zira Yüce
Allah, düşünmeyen, aklını kullanmayan, hakikati inkâr eden ve başkalarıyla alay
eden kimselere “sefihler (beyinsizler/ dar kafalılar/ kıt akıllılar/
düşüncesizler/ aptallar)” (Bakara, 2/13, 142; A’raf, 7/155) demekte ve
onları uyarmaktadır. Dolayısıyla bizim bu tiplere “yobaz” dememizi hakaret gibi
algılayanların alınganlıklarını bir kenara bırakıp kendileriyle yüzleşmeye
başlamaları gerekir. Zira özeleştiri yapanlar bu gerçeği görebilir; aksi halde savrulmaya,
saçmalamaya ve yoldan çıkıp tepetaklak olmaya devam ederler.
Ne demek istediğimizi bazı
örnekler vererek açıklayalım ki bu tür beyinsizler ne hallere düştüklerini anlayabilsin
ve girdikleri yanlış yoldan dönebilsinler.
Örneğin bir müftünün
yaptığı hataya bakarak tüm müftüleri suçlu ilan eden, bütün müftüleri aynı
kefeye koyan, hepsinin aynı hatayı yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren
birisi tam bir sefihtir.
Aynı şekilde bir İlahiyatçının
yaptığı hataya bakarak tüm İlahiyatçıları suçlu ilan eden, bütün İlahiyatçıların
aynı hatayı yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir
sefihtir.
Bir imamın yaptığı hataya
bakarak tüm imamları suçlu ilan eden, bütün imamların aynı hatayı yapacaklarını
düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir sefihtir.
Bir akademisyenin yaptığı
hataya bakarak tüm akademisyenleri suçlu ilan eden, bütün akademisyenlerin aynı
hatayı yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir
sefihtir.
Bir öğretmenin yaptığı
hataya bakarak tüm öğretmenleri suçlu ilan eden, bütün öğretmenlerin aynı
hatayı yapacaklarını düşünen tamamını değersizleştiren birisi tam bir sefihtir.
Bir berberin yaptığı
hataya bakarak tüm berberleri suçlu ilan eden, bütün berberlerin aynı hatayı
yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir sefihtir.
Bir esnafın yaptığı hataya
bakarak tüm esnafları suçlu ilan eden, bütün esnafların aynı hatayı
yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir sefihtir.
Bir savcının yaptığı
hataya bakarak tüm savcıları suçlu ilan eden, bütün savcıların aynı hatayı
yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir sefihtir.
Bir hâkimin yaptığı hataya
bakarak tüm hâkimleri suçlu ilan eden, bütün hâkimlerin aynı hatayı
yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir sefihtir.
Bir müfettişin yaptığı
hataya bakarak tüm müfettişleri suçlu ilan eden, bütün müfettişlerin aynı
hatayı yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir
sefihtir.
Bir valinin yaptığı hataya
bakarak tüm valileri suçlu ilan eden, bütün valilerin aynı hatayı yapacaklarını
düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir sefihtir.
Bir milletvekilinin yaptığı
hataya bakarak tüm milletvekillerini suçlu ilan eden, bütün milletvekillerinin
aynı hatayı yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir
sefihtir.
Bir futbolcunun yaptığı
hataya bakarak tüm futbolcuları suçlu ilan eden, bütün futbolcuların aynı
hatayı yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi tam bir
sefihtir.
Bir teknik direktörün
yaptığı hataya bakarak tüm teknik direktörleri suçlu ilan eden, bütün teknik
direktörlerin aynı hatayı yapacaklarını düşünen ve tamamını değersizleştiren birisi
tam bir sefihtir.
Özetle, bu örnekler
çoğaltılabilir. Ancak biz daha fazla saymayı gereksiz görüyor ve bu kadarıyla
yetiniyoruz. Fakat bir taraftan da “Acaba bu yobazlar ne demek istediğimizi
anlayabilmişler midir?” diye endişe ediyoruz.
Dolayısıyla tekrar ifade
edelim ki, bir çuval cevizin içinde üç beş tane çürük ceviz çıktı diye o çuvalı
çöpe atmayan, bir kasa elmanın içinde üç beş tane çürük elma çıktı diye o
kasayı çöpe atmayan, bir kasa portakalın içinde üç beş tane çürük portakal çıktı
diye o kasayı çöpe atmayan, bir kasa limonun içinde üç beş tane çürük limon çıktı
diye o kasayı çöpe atmayan ve seçici olup çürükleri ayıklayan birisi, sıra bir
İlahiyatçıya geldiğinde o İlahiyatçının yaptığı hataya bakarak tüm ilahiyatçıları
çürük (güvenilmez/ ajan/ sünnet düşmanı/ hadis düşmanı/ tasavvuf düşmanı/
itikadı bozuk/ sapık) kabul ediyorsa onun tam bir ahmak/ sefih/ yobaz/ kuş
beyinli/ budala olduğunu söylemekte hiçbir sakınca yoktur.
Sonuç olarak, kötü örneğin
örnek olamayacağını, hataların bireysel olduğunu, aynı meslek grubunda
olanların hatalarının sadece kendilerini bağlayacağını, tüm camiayı suçlu ilan
etmenin doğru olmadığını bilmek ve ona göre davranmak gerekmektedir. Çünkü
bireylerin işlediği hatalar nedeniyle onun mensup olduğu zümreyi suçlu ilan etmek
ve tamamını yaftalamak büyük bir zulümdür. Nitekim sağlıklı düşünenler bu
gerçeği bilir ve böyle bir hamakattan uzak kalırlar. Ancak sefihler ise kıskançlıktan
kaynaklanan kin ve öfke sebebiyle bir müftünün/ İlahiyatçının hatasını tüm İlahiyatçılara
teşmil eder; aleyhlerinde kara propaganda yürütür; bunu kendilerine yandaş/
mürit/ haşhaşî toplama amacıyla yaparlar. İşte bu din bezirgânlarına karşı
dikkatli olmakta yarar vardır. Çünkü bu hoca müsveddelerinin niyeti bozuktur.
Bunlar yobaz ve bağnazdır; muhakeme yetenekleri gelişmemiş zavallılardır. Bunlara
kanan ve peşlerinden gidenler de tıpkı onlar gibidir; Zira kişi, arkadaşının/
dostunun dini üzeredir. (02.03.2018)
Yrd. Doç. Dr. Ahmet Emin SEYHAN
Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi
Yorumlar
Yorum Gönder