Sahte Şeylerle Kendini Avutan Kendine Yazık Eder (342)

 

Günümüzde insanlar kendi elleriyle satın aldıkları, her ay düzenli olarak ödeme yaptıkları, kullanarak veya seyrederek reklam gelirlerini artırdıkları tv, internet siteleri, akıllı telefonlar, sosyal medya vs. aygıtlarla kendilerini avutmakta, rahatlatmakta, uyutmakta ve gerçeklerle yüzleşmekten kaçınmaktadır. Oysa böyle bir tavır insanın kendi kendine yazık etmesidir/zulmetmesidir.

Bir insanın ailedeki mutsuzluğunu, çocuğuyla veya eşiyle ilgili sorunlarını sağlıklı yöntemlerle aşmak yerine “popüler programlarla, filmlerle veya tuttuğu futbol takımının başarısıyla unutmaya çalışması” akılla değil duyguyla hareket etmektir. Böyle yapanlar kendilerini kısa vadeli rahatlatmış olsalar da uzun vadede onları çok zor günlerin beklediği açıktır. Zira âdetullah böyledir. Küçük bir kıvılcımla başlayan yangının büyüdüğü, koskocaman bir ormanı yakıp kül ettiği herkesin malumudur.

Bu tür geçici çözümler, palyatif tedbirler insanı kısa vadede rahatlatacak olsa da “gerçek mutluluğa” hiçbir zaman götüremez. Çünkü dişi ağrıyan birisinin ağrı kesici yutarak dişinin ağrısını geçici olarak dindirmesi kesin çözüm değildir. Gerçek çözüm o ağrıyı kalıcı bir tedaviyle kökten halletmektir.

Dolayısıyla sorunlarına çözümü eğlence programlarında, çılgınca tüketimde, gezip tozmada, bilgisayar oyunlarında, sosyal medyada, saçma sapan şarkı sözlerinde, aptalca hazırlanmış filmlerde, at yarışlarında, uyuşturucuda veya alkolde aramak yanlıştır. İnsanoğlu, gerçeklerle er ya da geç yüzleşeceğini ve bundan kaçmasının mümkün olmadığını bilmelidir.

Aksi takdirde bütün bunlar bir çığ etkisi yapacak biriken sorunlar problemleri daha da içinden çıkılamaz hale sokacak ve kişinin hem dünyasını hem de ahiretini kaybetmesine sebep olabilecektir.

Sonuç olarak, akıllı insan bu dünyada bir yolcu olduğunun farkında olmalı, sanal şeylerle kendini avutmaktan vazgeçmeli, gerçeklerle yüzleşmesini bilmeli, yol yakınken yanlışından dönmeli ve her zaman kalıcı tedavi ve çözümlerden yana olmalıdır. (14.08.2015)

 




[1] Muhammed 47/7. Ayrıca bk. el-Hac 22/40; es-Saf 61/14.

[2] en-Nisâ 4/85.

[3] Yasîn 36/12.

[4] el-Kehf 18/30. Ayrıca bk. el-A’râf 7/170; Yusuf 12/56.

[5] el-Beyyine 98/7-8.

[6] el-En’âm 6/132. Ayrıca bk. en-Nisa 4/95-96; et-Tâhâ 20/75-76; el-Mü’min 40/15; el-Ahkâf 46//19.

[7] Yunus 10/100.

[8] el-Mümtehine 60/5.

[9] el-En’âm 6/43, 112; el-Enfâl 8/48; en-Nahl 16/63; en-Neml 27/24; el-Fâtır 35/8; el-Fussilet 41/25.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Torpil Yapan da Yaptıran da Melundur!

Evlilik Kader midir? II (362)

Uydurma Rivâyetler ve Mehmet Akif Ersoy’un Uyarısı (236)