Öç Alma ve Adalet Arasındaki Farka Dikkat! (349)

 

İnsanlardan kimileri geniş boyutlu düşünmeden, çok yönlü analiz etmeden gelişigüzel konuşmaya başladıklarında çok büyük potlar kırmakta ve yanlış üstüne yanlış yapmaktadır. Meselelere tek taraflı baktıkları için de maalesef doğru hükümler ortaya koyamamaktadır.

Böyle tipler, utanmadan ve sıkılmadan zalimlerin yaptıklarının yanına kalmasını önermekte, bunlara verilecek cezayı “öç almak” olarak değerlendirip insanların duygularını istismar etmekte ve mazluma “hakkını almadan zalimi affetmesini/bağışlamasını” tavsiye edebilmektedir. Oysa bu tür öneriler doğru, yerinde ve haklı öneriler değildir. Bunlar sinsi bir şekilde hedef saptırma ve zalime destek olma girişimleridir.

Ne demek istediğimizi sanırım şu örnekler çok daha iyi anlatacaktır:

Sarhoş iken özel aracının direksiyonuna geçen, aşırı hız yapan, sonra da aracın kontrolünü kaybederek kaldırıma çıkan ve orada yürüyen masum yayaları feci şekilde ezerek öldüren katilin hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Hırsızlık yapmak için girdiği evin sahibini ve karısını hunharca katleden bir caninin hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Küçük bir yavruya tecavüz ederek vahşice öldüren azgın bir katilin hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Yalan yere şahitlik ederek bir adamın bütün kazanımlarını kaybetmesine ve toplumda itibarsızlaştırılmasına yol açan “çete/örgüt/grup vs. mensubu yalancı şahitlerin” hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Çıkarı uğruna kâfirlerle iş birliğine girişerek vatanına ihanet eden bir alçağın/şeref yoksununun/münafığın hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyen, devletin malını hortumlayan, haksız kazanç elde eden bir medya patronunun hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Malzemeden çalarak depreme dayanıksız çürük binalar inşa eden, işyerinde/fabrikasında standart dışı üretim yapmaya işçilerini zorlayan, onların güvenliklerini ihmal ederek sırtlarından para kazanan bir fabrikatörün/müteahhidin/iş adamının hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Uyuşturucu ticareti yaparak kara para kazanan ve milyonlarca insanı zehirleyen bir namus yoksunu herif-i na-şerifin hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Beyaz kadın ticareti yaparak kadınların bedenleri üzerinden para kazanan bir kavatın/pezevenkin/deyusun hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Kumarhaneler işleterek haksız kazanç elde eden, yüzlerce yuvanın yıkılmasına neden olan bir mafya babasının/kumar baronunun hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Tefecilik yaparak kolay yoldan para kazanan, işyerlerinin kapanmasına neden olan, garibanların kanını sülük gibi emen bir zalimin hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Müslümanların millî, manevî, ahlâkî ve dinî değerlerini/duygularını istismar eden bir sahte mehdînin/sahte şeyhin/sahte hocanın/din tüccarının hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Menfaati için her türlü yalanı söyleyen, vatanını ve milletini satan, bir maşa/piyon olarak kullanılan, sadece kendisini düşünen bir haininin hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Yüce Allah’a, Hz. Peygamber’e, kutsal kitaba ve dinî değerlere dil uzatan, eleştiri sınırlarının ötesinde hakaretler yağdıran bir kâfirin/müşrikin/münafığın/ateistin/agnostiğin vs. hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Yalan söyleyerek, iftira atarak bir masumun hayatını karartan, onu toplum nezdinde değersizleştiren zalim idarecinin/yöneticinin/bürokratın hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Doğruları haykıran, eleştirel düşünceyi savunan, sorgulayan aklı tavsiye eden bir İslâm âlimine küfürler ve hakaretler yağdıran kifayetsiz muhterislerin hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Faizi, içkiyi, kumarı, zinayı savunan, dinî değerlerle alay eden, müslümanlara hakaret eden bir hedonistin/narsistin hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Bir terör örgütü kuran, yöneten, binlerce masum insanın ölümüne neden olan bir teröristin/elebaşının/zalimin/şeref yoksununun hak ettiği cezayı almasını istemek öç almak mıdır yoksa adaletin ta kendisi midir?

Sonuç olarak, bir mazlumdan hakkını almadan zalimi affetmesini istemek, ona “Öç almak iyi değildir, intikam kötü bir şeydir, vazgeç!” diyerek hakkından feragat etmesini beklemek en büyük adaletsizlik ve şeref yoksunluğudur! Böyle bir istek/anlayış kesinlikle sakat ve problemlidir. Çünkü “hesaplaşmadan helalleşmeyi savunmak”,sözde iyi niyet” gösterisinde bulunarak mağdurun hakkını almadan zalimi bağışlamasını önermek alçaklıktır. Böyle bir tavır resmen ve alenen zulümdür! Meseleye tek taraflı bakarak, “Din, affetmeyi önerir” söyleminin arkasına sığınarak mazlumu sıkıştırmak ve haklarından feragat etmesini istemek namus yoksunluğudur. Böyle birisi fazla olduğunu düşündüğü aklını kendine saklamalı ve büyük vebale girmemek için çenesini kapatmayı öğrenmelidir. Aksi halde cehennemi boyladığında zebaniler ona insanları yanıltmasının ve mazlumu kandırmaya çalışmasının bedelini ağır bir şekilde ödetmesini çok ama çok iyi bileceklerdir. (02.10.2015)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Torpil Yapan da Yaptıran da Melundur!

Evlilik Kader midir? II (362)

Uydurma Rivâyetler ve Mehmet Akif Ersoy’un Uyarısı (236)