Fahişelik Meslek Değildir!
Kadın bedeni üzerinden
para kazanmak gayr-i ahlâkî ve gayr-i meşrû bir faaliyettir. Her kim bu
ahlaksızlığı yapıyor veya savunuyor ise büyük bir yanlış yapmaktadır. Zira
aklıselim sahibi bir insanın fahişeliği normal karşılaması veya savunması mümkün
değildir.
Müslümanların yaşadığı bir
ülkede rızayla yapılan fuhşun meslek sayılması/ kadın bedeninin satılması, insan
onuru ve haysiyetiyle bağdaştırılamayan bir durumdur. Kaldı ki fuhuş yapmak, “özel
hayata saygı kapsamında korunması gereken bir hak” değildir.
Kadın bedeni üzerinden
para kazanmayı normal karşılayanlar insanlıktan nasibini almamış zavallı
kimselerdir. Zira empatiden yoksun bir insanın fahişeliği normal görmesi veya
savunması onun fıtratına yabancılaştığının ve vicdanının kapkara olduğunun bir
delilidir.
Para karşılığı fuhuş
yapan, yaptıran, bu kadınlardan faydalanan, fuhşa aracılık eden kimseler insan onuru
ve haysiyetiyle bağdaşmayan bir fiili işlediklerini bilmek zorundadırlar.
Ülkemizde ve dünyada kadınların
haklarını savunduğunu iddia eden “kadın hakları derneklerinin” bu rezalete seyirci
ve suskun kalması, bunların tedricen ortadan kaldırılmasına yönelik faaliyetler
yapmaması, projeler geliştirmemesi, kamuoyunda farkındalık ve duyarlılık
oluşturmaması, çiçek böcek edebiyatıyla vakit geçirip oyalanması hakikaten düşündürücüdür.
Kanaatimizce kadınlık
onurundan bahseden, ancak genelevlerde çalışan kadınları buradan kurtarma
konusunda kılını kıpırdatmayan kadın ve erkekler asla iyi niyetli ve samimi
değillerdir.
Kadın bedeninin pazarlanmasına
aracılık edenlerin veya bu şenaate/ deneate rıza gösterenlerin kadın
haklarından ve insan onurundan söz etmeye asla hakları yoktur.
Kötü yola düşmüş veya
düşürülmüş bir kadının bazı insanların dolduruşuna gelerek “Özel hayata
saygı hakkım ihlal ediliyor” lafıyla fahişelik yapma hakkı istemesi utanç
vericidir. Zira toplumun huzurunu ve sağlığını tehdit eden, insanlık onurunun
ayaklar altına alınması demek olan fahişelik bir meslek değil kepazeliktir.
Bunun özel hayatın dokunulmazlığı ile hiçbir ilgisi yoktur. Zira bu rezaletten
herkes olumsuz anlamda etkilenmekte ve toplumda ahlâkî bir dejenerasyon/
bozulma söz konusu olmaktadır.
Sonuç olarak, halkının
büyük çoğunluğu müslüman olan bir ülkede genelevlerin bulunması, buralara
giderek zina yapan insanların varlığı, buraların kaldırılması konusunda gereken
politikaların üretilmemesi ve insanların bu durumu artık normal karşılamaya
başlamaları tam bir kokuşmuşluk ve çürümüşlük halidir. Fahişeliğin meslek
olduğunu iddia edenler ise fıtratlarına yabancılaşan, muhakemeleri dumura
uğramış, basiret ve ferasetlerini kaybetmiş kişilerdir. Hayvanların bile normal
karşılamayacağı bir durumu savunmaya kalkışmak, hayvandan daha aşağı bir
derekeye sürüklenmeyi/ düşmeyi kabullenmekten başka ne olabilir ki? (10.08.2018)
Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Emin SEYHAN
Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
Yorumlar
Yorum Gönder